Term
| Neden sana konuşan adam benim onun için aldığım çizgili kravatı giymeyi reddeder? |
|
Definition
| Why does the man who is talking to you refuse to wear the striped that I bought for him |
|
|
Term
| Kuru temizlemeciye bıraktığım kıyafeti almayı hatırladın mı? |
|
Definition
| Did you remember to pick up the clothes that I dropped off at the dry cleaners? |
|
|
Term
| Geçen ay ödemeyi unuttuğun elektrik faturasının zamanı geçti |
|
Definition
| The electric bill that you forgot to pay last month is overdue |
|
|
Term
| Kapımızı çalmış olan yabancı seninle konuşmak istedi |
|
Definition
| The stranger who knocked on our door wants to talk to you |
|
|
Term
| Bu masada oturan adam işten bir haftalık izin aldı mı? |
|
Definition
| Did the man who sits at this desk take a week off from work? |
|
|
Term
| Kalkan adam sadece yediği yemeği ödemeyi umar |
|
Definition
| The man standing up expects to pay only for the food that he ate |
|
|
Term
| Öğrenciler öğretmenin onlara verdiği tüm ödevlerini yapmak zorunda mı? |
|
Definition
| Do the students have to do all the homework that the teacher gave to them? |
|
|
Term
| Polis gelmeden önce hırsız çaldığı eşyadan kurtulmayı denedi |
|
Definition
| Before the police came the thief tried to get rid of all the stuff that he stole |
|
|
Term
| Senin almak istediğin arabaya yaslanan insanlar kim? |
|
Definition
| Who are the people who are leaning against the car that you want to buy |
|
|
Term
| Kız erkek kardeşini öldüren adamla evlenmeyi kabul etti |
|
Definition
| The girl agreed to marry with the man who killed her brother |
|
|
Term
| Dün derste kullanıyor olduğun ekipmanları satmayacağım |
|
Definition
| I am not going to sell the equipment that you used in class yesterday |
|
|
Term
| Sen geldiğinde odada oturuyor olan çocuk, kız kardeşimi sever |
|
Definition
| The boy who was sitting in the room when you came loves my sister |
|
|
Term
| Bir hafta izin alan adamın geri döndüğünde yapacak çok işi olacak |
|
Definition
| The man who took a week off will have a lot of work to do when he comes back |
|
|
Term
| Şu Sevmediği hediye kadın kimden aldı? |
|
Definition
| From whom did she get the gift that she doesn't like? |
|
|
Term
| Köşede ayakta duran kadın senin bana verdiğin dosya ile kaçan adamı gördü |
|
Definition
| The woman who was standing on the corner saw the man who escaped with the file that you gave me |
|
|
Term
| Casus onu takip eden adamdan kurtuldu |
|
Definition
| The spy got rid of the man who was following her |
|
|
Term
| Masanıza yaslanan adam çok mutlu görünmüyor |
|
Definition
| The man who is leaning against your desk does not look very happy |
|
|
Term
| Seni tanıyan insanları tanıyorum |
|
Definition
| I know people who know you |
|
|
Term
| Tanıdığınız insanları tanıyorum |
|
Definition
| I know people who you know |
|
|
Term
| Spencer'ın yazdığı cümleleri tercüme edebilir misiniz? |
|
Definition
| Can you translate the sentences that Spencer wrote? |
|
|
